T: himalayalardan doğup hint okyanusunda bengal körfezine dökülen,2700 km uzunluğunda ve 975 km2 havzaya sahip Hindistan'ın kutsal nehri.
Hinduizm'e göre bu nehrin suyu kutsaldır. Öyle ki bu suyla yıkanan insanların günahlarından arındığına inanılır. Hatta neredeyse her evde bu şifalı olduğuna inanılan su bulunur. Önemli yerleşim merkezleri de bu hayat kaynağı olarak görülen nehrin yakınına kurulmuştur.
Örnek fotoğraf - 1
Örnek fotoğraf - 2
Ganj sadece bu amaca hizmet etmiyor tabi ki. Oluşturduğu geniş deltada pirinç tarımı da yapılıyor. Bilindiği gibi yetiştirmek için bol suyun gerektiği bir üründür pirinç. Bu da bataklıkların oluşmasına ortam hazırlıyor ve tabi bataklıkla birlikte çoğalan sinekler sıtma ve kolera gibi hastalıklara yol açıyor.
pirinç tarımı
Hindistan halkı,bu nehrin faydalarından hayattayken yararlandıkları gibi ölünce de faydalanıyorlar.
inanca göre ölen kişinin cesedi bu nehre atılırsa ölen kişinin huzur bulacağı düşünülüyor. Sonradan bu nehre ceset atma uygulaması yasaklanmıştır ve ölüler yakılıp külleri nehre dökülmüştür.
ganj'a atılan ceset
Bu nehir suyunun şişelenip satıldığı da söyleniyor.
Genel bilgiler bu şekilde. Burdan anlayacağınız kadarıyla inanç insanları her şeyi yapmaya ikna edebiliyor. Hayvanların,ölülerin,idrarın,dışkının ve akla gelmeyen bir çok pisliğin bulunduğu bi nehirde yıkanmak,hatta o suyu içmek ne kadar akıl kârıdır bilinmez.
Su kaynakları yetersiz olduğu için bu nehre mecbur olabilirler bir de bu yönden bakabiliriz. Haliyle 2 milyara yakın nüfus ne yapacak? Korunmak filan da yok patır patır ürüyorlar.
Kendimizi Hindistan'lı olmadığımız için şanslı hissetmeliyiz.
Ahahaha bi de bu "dünya güzellerim" vardı. Bülent Ersoy,Banu Alkan,safiye soyman üçlüsü bu nehre girmişlerdi. Allah akıl fikir versin. O nehre girmek için kör olmak lazım.
Not: telefondan entry girmek zulümdür. Telefonu bırak hayatı bırakma.